Karabağlar ilçesine bağlı Tırazlı Mahallesi’nde antik taş ocağı bulundu. Tırazlı-Kesikkaya Antik Taş Ocağı’nın, Helenistik ve Roma dönemlerinde yoğun olarak kullanıldığı düşünülüyor.
Smyrna Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Akın Ersoy, bu ocaktan çıkarılan kabaca işlenmiş taş blokların, mevcut dere yatakları da kullanılarak kızaklarla denize indirildiğini ve deniz yoluyla mavnalarla Smyrna/İzmir Limanı’na nakledildiğini söyledi.
Aynı zamanda İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Türk-İslam Arkeolojisi Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışan Doç. Dr. Ersoy, taş malzemeyi ocaktan çıkarmanın ve inşaat alanına nakletmenin oldukça emek isteyen ve maliyetli bir iş olduğunu dile getirerek, “Antik Çağ’da günümüzdeki Kemeraltı ile örtüşen antik limana ulaştırılan taş bloklar büyük ihtimalle uygun bir alanda, günümüz konteyner depolama alanları gibi bir alanda depolanır ve sonrasında kağnılarla inşaat alanına taşınırdı. Örneğin; Smyrna Agorası’na ulaştırılır ve ince işçilikleri yapıldıktan sonra yapının mimari projesinde belirlenen yerde kullanılır veya yerleştirilirdi” dedi.
“SMYRNA’NIN TAŞ İHTİYACINI KARŞILAMIŞ”
Doç. Dr. Ersoy, Antik Çağ’da kentlerin yer seçiminde önemli bazı kriterler göz önüne alındığını hatırlatarak şöyle konuştu: “Örneğin; kentin inşasında gerekli olan kil, kum ve kereste ihtiyacının nerelerden ve nasıl karşılanacağına ilişkin analizler yapılır, aynı zamanda kentin surlarının, tiyatro, tapınak, agora gibi anıtsal yapıların inşasında gerekli olacak mermer ve benzeri taş ocaklarının yerleri de belirlenirdi. Dönemin şehir plancıları, mimarları ve taş ustaları kentin ihtiyaçlarını ve tedarik noktalarını tek tek tespit ederlerdi.”