Marmara Belediyeler Birliği, uluslararası boyutta çalışan akademisyenleri, İstanbul’da Küreselleşme ve Kent Ağları Buluşması’nda biraraya getirdi.
Marmara Belediyeler Birliği (MBB), ekonomiden teknolojiye, mekânsal gelişimden toplumsal dinamiklere, gayrimenkul piyasasından mimariye küreselleşme alanında uluslararası boyutta çalışan akademisyenleri, İstanbul’da Küreselleşme ve Kent Ağları Buluşması’nda biraraya getirdi. Küreselleşen şehirlerin kendi iç dinamiklerinin yanı sıra birbirleriyle olan ilişkilerinin ve bu ilişkilerin anlamlandırmada kullanılan bilimsel yöntemlerin tartışıldığı buluşmada, İstanbul’un dünya kentleri arasındaki yeri ve geleceği de ele alındı.
Programda konuşan Marmara Belediyeler Birliği Başkanvekili ve Bağcılar Belediye Başkanı Çağırıcı, “Kamu kurumları ve özel sektörün karar mekanizmaları kentlerde bir araya geliyor. Bu da kentleri politik ve ekonomik güç merkezlerine dönüştürüyor. Tüm küreselleşen şehirler gibi, İstanbul da bu süreçten payını, avantajlarını ve dezavantajlarını alıyor. İşte tam da bu noktada doğru yönetimin yani bizim omuzlarımıza yüklenmiş olan sorumluluğun önemi ortaya çıkıyor” dedi.
“İstanbul imparatorluk şehridir”
Çağırıcı, “Programda İstanbul’un dünya kentleri arasındaki yeri ve geleceği de ele alınacak. İstanbul bir imparatorluk şehridir. O dönemlerdeki kozmopolit yapısını bugün de yaşatan İstanbul, önemli bir küresel şehirdir. İstanbul yalnızca yerel ekonomi ile küresel ekonomi arasındaki bir bağlantı noktasından ibaret değildir. Aynı zamanda geleneksel olanla modern olanın tam ortasında yer alıyor. İstanbul gibi küresel kentler bilgi akışının, kültürel üretiminin ve finansın kontrol merkezleridir. Kentler artık hiç olmadığı kadar dünyaya yön veriyor.” diye konuştu.
Ekonomiden siyasete, mimariden çevreye, kültürden göçe, hayatın her alanında kentlerin belirleyici konumda olduğunu vurgulayan Çağırıcı, “Kamu kurumları ve özel sektörün karar mekanizmaları kentlerde bir araya geliyor. Bu da kentleri politik ve ekonomik güç merkezlerine dönüştürüyor. Tüm küreselleşen şehirler gibi, İstanbul da bu süreçten payını, avantajlarını hem de dezavantajlarını alıyor. İşte tam da bu noktada doğru yönetimin yani bizim omuzlarımıza yüklenmiş olan sorumluluğun önemi ortaya çıkıyor. Yeni dünyada her belediye başkanı yerel olduğu kadar küresel bir aktör aslında. İç içe geçişler, tezatlar, farklı roller, aynı anda icra edilmek durumunda. Koşullar ne olursa olsun, tüm bu durumlarda insanlığın iyiliğine dokunacak işleri birlikte yapmak durumundayız. Bu toplantıda bilgi üreten ve uygulayan farklı sektörlerden aktörleri bir araya getirme çabasının somut bir ifadesidir.” dedi.